10 Temmuz 2016 Pazar

Zamana Dair Bir Farkındalık: Momo


Momo bir çocuk. Birdenbire ortaya çıkan, nereden geldiği belli olmayan, belirsiz bir zamanda yaşayan. Ama bir dokunuşuyla insanların hayatını güzelleştiriveren bir çocuk. Tıpkı tüm çocuklar gibi. En önemli özelliği, dinlemek. Tüm benliğiyle. Karşısındakine kendini bulmayı öğreten, ufkunu açan bir dinleme hem de. "Ne var bunda, herkes dinleyebilir" demeyin. Çünkü artık herkes konuşma ve kendini anlatma derdinde! Dinlemiyor ve haliyle anlamıyor kimse kimseyi! Momo dinliyor ve anlıyor. 

Sonra çocukları hayal güçlerini sınırsızca kullanarak oyun oynamaya teşvik ediyor Momo. Momo varken oyunlar daha güzel, daha heyecanlı. Günümüz dünyasının tek işlevli, hayal gücüne hiç gereksinim bırakmayan oyuncaklarına dair de enfes tespitler var kitapta:

"Bunun dışında, Momo'nun pek iyi anlayamadığı yeni yeni baş gösteren bir şey daha vardı. Gelen çocuklar bir sürü oyuncak getiriyorlardı ama, bunların hiçbiri de oynamaya elverişli değildi. Örneğin, uzaktan kumandalı bir tank, ortada kendi ekseni etrafında dönüp duruyor, başka bir işe yaramıyordu. Ya da, bir çubuğun ucunda çember gibi dönüp durmaktan başka marifeti olmayan bir uzay roketi. Veya küçük bir robot bebek, gözlerinde ışıklar yanarak paytak paytak dolanıp başını iki yana sallayan... Bununla ne oynanırdı?

Bunlar elbette, Momo'nun arkadşlarının, hele kendisinin hiç sahip olmadığı çok pahalı oyuncaklardı. Bunlar en küçük ayrıntısına kadar öyle ince düşünülerek yapılmışlardı ki, çocukların hayal kurmalarını gerektiren bir yanları kalmamıştı. Böylece çocuklar, genellikle saatlerce oturdukları yerden onların dönmelerini, dolaşmalarını, gezinmelerini seyrederek sıkılıyorlar, akıllarına bir oyun da gelmiyordu. Sonunda hepsi eski oyunlarını özlüyorlardı. Birkaç tahta parçası, kutular, yırtık bir masa örtüsü ve belki bir avuç taşa biraz hayal karıştı mı, ah, ne oyunlar oynanırdı."

Sonrası tüm güzel öykülerde olduğu gibi kötüler: duman adamlar. Sözde "Zaman Tasarruf Şirketi"nin çalışanları, gerçekteyse zaman hırsızları. İnsanların zamanını çalarak güçlenen ve bundan beslenen duman adamlar. İnsanların birbirine zaman ayırmasını, birbirini dinlemesini, birbiriyle konuşmasını, çocukların oyun oynamasını istemeyen, onlara "Daha önemli şeyler!" olduğunu söyleyip duran kötü adamlar. Onlarla mücadele etmek ve insanlara asıl önemli olan şeylerin neler olduğunu hatırlatmaksa bir çocuğa, Momo'ya kalıyor. 

Günümüzdeki insan ilişkilerine ve zaman kavramına dair çok güçlü bir eleştiri Momo. Michael Ende, çok iyi gözlemlemiş ve güçlü kalemiyle roman havasında sunmuş okura. Gerçekten zaman ve aslında neleri öncelememiz gerektiğine dair önemli bir farkındalık oluşturuyor Momo. Yetişkinlerin çocuk dünyasını anlamaları, sevdiklerine zaman ayırmaları konusunda "vakit kaybetmeden" okumaları gereken bir kitap Momo. Bence kesinlikle okumalısınız efendim.. İyi okumalar :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder